Terazi Burcunun Özellikleri
(24 Eylül - 22 Ekim)
Yönetici Gezegen | Venüs |
Element | Hava |
Nitelik> | Öncü |
Uğurlu Sayı | 6, 9 |
Uğurlu Gün | Çarşamba |
Uğurlu Taş | Opal, Zümrüt |
Uğurlu Renk | Mavi, Lila |
Uğurlu Çiçekler | Permbe krizantem, Pembe gül |
Uğurlu Kokular | Gardenya, Yasemin, Orkide |
Uğurlu Müzik | Romantik parçalar |
En Belirgin Özelliği | Saygı |
En Büyük Hedefi | Mükemmkel dostluk |
En Büyük Hatası | Kendini beğenme |
En Büyük Arzusu | Değerlerinin anlaşılması |
Terazi Takım Yıldızı (Astronomi)
Terazi takımyıldızında Zuben al Ganubi ve Zuben al Schemali isimli iki ana yıldız bulunur. Hydra yani Yılan da bu burcun enleminde yer alır. Bu burcun güneyinde birinci dekanatta, Crusis-Haç, kuzeyinde üçüncü dekanatta, Corona Borealis-Taç bulunur. Bu ikisinin arasında Terazi'ye yakın bir yerde Lupus-Kurt yer alır.
Mitoloji
Terazi burcuna ait kesin bir mit olmamasına rağmen, İ.Ö. 2000 yıllarında Babil inanışında ölünün günahlarının ve sevaplarının terazide tartıldıktan sonra değerlendirildiğine ve bundan sonra yargılandığına inanılırdı. Mısır'da da pek çok papirüste aynı sembolojiye rastlamak mümkündür. Bazı kaynaklarda, Mısır'da bu ritüellerin Ay, Terazi burcundayken yapıldığı öne sürülür.
SembolTerazi Zodyak'ta hayvansal olmayan sembollerden biridir. Kolları oynayarak, sonsuzluğa karşı reaksiyon gösteren terazi ile sembolize edilir. Birbirine bağlanmış iki kefenin pozisyonu bir tüyün ağırlığı ile bozulabilir, çağlara ait kaderleri, imparatorların talihini, ölümsüzlüğü ifade eder. Terazinin kefelerindeki denge, sık sık karşılaştıkları kararsızlığı, içsel ve dışsal kavgaları da sembolize eder.
Yaşam
Bu devreye kadar horoskobun alt yarısı, yani subjektif ve bilinçsiz kısım geçilmiştir. Birey bu alana gelinceye dek, kendine bakışında subjektif ve bilinçsizdir. Dolayısıyla, kendini diğerlerinin gördüğü gözle görmesi imkansızdır. İlk yarı boyunca, doğum evvelinden taşınan yaşamsal iç güdüler maskelenmiş ve yok edilmeye çalışılmıştır. Doğumda oluşan kişilik çekirdeği, alt yarımkürede dışardan gelen ve ebeveynlerden kaynaklanan etkiler doğrultusunda, ancak nereye varacağı, nereye götüreceği belirsiz bir durumda şekillenmiştir. Genç bu devrede, toplumun ve ebeveynlerinin kendisine empoze ettiği özellikler doğrultusunda hayatını yönlendirir. Bu aşamada, objektivitenin başlangıcı olarak kabul edilecek gerçek bilinçlilik halinin, alternatif görüşlerin ve fikirlerin tanınması, benimsenmesi söz konusudur. Dolayısıyla, bireyin görünen ile görünmeyen yüzü ya da, gerçek varlığı arasında bir denge oluşturma aşamasına gelinir. Horoskobun geri kalan yarısı bu işlemin ve geçmişten getirilen özelliklerin bir denge oluşturulması aşaması olarak da kabul edilebilir. Başka bir deyişle, horoskobun bir yarısı, belki de yaşamın temelini oluşturan ilk yarısı tamamlanmış, kazanılanlar bir kenara konulmuş, artık bunları dengeleyecek diğer unsurların hayata ve kişiliğe mal edilmesi aşamasına gelinmiştir. Bireyin bu kutuplaşmalarla yüzleşebilme yeteneği potansiyel bir bütünlüğe ulaşma ihtimalini taşırken, bunun varlığını yadsımak, hayat boyunca etkilerini gösterebilecek, içsel ve şiddetli bir uyuşmazlığa yol açabilir. Dolayısıyla, dıştan gelen tüm etkiler, imajlar, davranış biçimleri, olaylar ve kişiler hayatın ilk yarısından kaynaklanan bireyin kalıtım yoluyla kazandığı yapılanmadır. Bu devreden itibaren, o zamana kadar kazanılmış her türlü özellik yeniden bir entegrasyona tabi tutulmalıdır. Ebeveynler, aile içi ilişkiler, fiziksel görünüşün kabul edilmesi, eğitim seviyesi, iletişim kurabilme yeteneğinin yeterliliği, dürtüler ve anlaşmazlıklar gibi olaylar gelişmenin tamamlanabilmesi için, gerekli olaylardır. Bütün bunlar yaşanmalı, kabul edilmeli ve değiştirilmeden entegrasyona sokulmalıdır. Bu belki en önemli noktalardan biridir, aksi takdirde aynı türde problemlerin ilerleyen dönemlerde yeniden gündeme gelmesi söz konusu olabilir. Koç burcunun karşıtı olarak Terazi, eşlik, ortaklık ve yüceltmeyi temsil eder. Yani Koç'un horoskop içinde yarattığı ben, kendine güven ve ego temalarını kompanse edip, dengelenmesini sağlayan burçtur. Başak'ta ebeveynelerine bağlı olarak yaşamaktan kurtulabilmek için çalışmaya ve hayatını kazanmaya karar veren birey, kendindeki eksik yanları tamamlayabilecek bir ortak, bir eş arayışı içine girer. Bu aşamada, kendindeki eksik, defolu yanları tespit edip, kendini başkalarının gördüğü gözle görmeye başlayan kişi, kendinde hatalı olarak nitelendirdiği özelliklere sahip birini bulduğu anda, O'nu yüceltme eğilimindedir. Evlilik ve iş ortaklığı, yasal ve ahlaki yaptırımları son derece katı ve yoğun bir şekilde bünyesinde taşıyan bir ortaklıktır. Burada bireysel kuralların yokolup, birlikte bazı kuralların konularak uygulanması gerekli olur.